Aşk , Böcekler , ve saire...

Onca yıldır gazete, dergi ve kitap okuruyum. Anladım ki, bir "yazan" ın "yazar" olarak rüştünü ispatlaması için, düzenli olarak aşka dair yazması gerekli ve şarttır!. Bir kuzu nasıl ki büyüyüp büyüyüp koyun oluyor, işte bir yazan da, aşka temas ede ede yazar oluyor.

Bir Ahmet Altan, bir Can Dündar veya bir Cezmi Ersöz mertebesine erişmeyi hayal bile edemiyorum. Ancak, rüştümü ispatlamam için aşka dair yazmam artık bir mecburiyet oldu.

Aşk denilince, kadın ruhundan anlama katsayısı yüksek bir yazı yazabilmeyi pek imkân dahilinde göremiyorum. Çünkü aşk denince aklıma ilk gelen "Aşk eşeğe bile dans ettirir" Fransız atasözü oluyor. Hiç şüphesiz aşk ile eşeği bir cümlede kapı komşusu yaparsanız, kadınlar sizi anlamaz, aksine küçümser, banal bulur. Hatta kafanıza bir de terlik fırlatırlar.

İnsanların aşk hayatına dair yalan yanlış cevherler yumurtlamaktansa, hayvanlar aleminin aşk dünyasına girmeyi tercih ederim. Şimdi şu haberi okuyun:
"Adı Romeo'ydu. Çapkın eşi Karima, daha genç bir aslan uğruna terk etti O'nu. Halbuki Romeo, liman kenti İskenderiye'deki bir sirkin sembolüydü. Karima'ya ölesiye tutkundu. Aldatılmayı bir türlü kabullenmek istemedi. Şoka girdi, depresyon geçirdi ve tipik, bahtsız âşıklar misali yemekten içmekten kesildi. Aşk gitti, hayatın anlamı kalmadı. Veterinerler ne yaptılar ettilerse ormanlar kralını kurtaramadılar. Sevgi dolu yüreği tam 15 gün önce duruverdi."

Ya penguenlere ne demeli, işte buyurun:  "Penguenler sadakattan şaşmaz. Her fotoğrafta yavrularıyla birlikte örnek aile tablosu çizerler. Hem dişi hem de erkek penguen kuluçkaya yatar ve 24 saat süreyle nöbeti aksatmaz, yani yumurtayı soğutmaz."

"Nolmuşsun öyle oğlum, file dönmüşsün" diye filleri küçümseyenlere de minik bir haberimiz var: "Fillerin seks hayatı müthiş sevecen ve şefkatlidir. Hortumları birbirlerine dolanır ve el ele gezinen genç sevdalılardan farksızdırlar. Kimi zaman boynuna kondurulan ateşli bir öpücük erkek fili baştan çıkarır.

"Hayvanların aşk ve seks dünyaları hayli karışık; fantezi delisi maymunlar, çapkın foklar, çift cinsiyetli sümüklüböcekler, sabırlı kaplumbağalar, çok eşli timsahlar, muhabbetçi kuşlar, rekabetçi zürafalar ve daha neler neler.
Hayvanlar aleminde kısa bir gezinti yaptıktan sonra şunu anladım değerli okurlar, BÖCEKLER kesinlikle aşık olamaz!..
Nereden çıktı şimdi bu, diyen okurlarıma söylemeliyim ki, iyi bir aşk yazısı, kesinlikle tumturaklı bir iki tez de ileri sürebilmelidir. Şimdi okuyun şu paragrafı lütfen:
"En uzun süre birleşme rekoruna sahiptir böcekler. Dakika, gün, saat, ay değil tam 79 gün! Erkekler, dişilerine kenetlenirler ve öyle dolaşırlar dalların tepelerinde. Nedenleri dişiye göz, kulak olmak, döllenmeyi garantilemek ve ortak zevki alabildiğine uzatmak."
Herif sineğin tek derdi ortak zevki uzatmak. Az buz da değil hani tamı tamına 79 gün. Şimdi sorarım size, bir herif böcek, 79 gün zevk-ü sefa süren bir böcek, ne zaman işine gidecek de; aşkına çiçekler, elbiseler, iç çamaşırları, yiyecek içecek, kürk manto, ayakkabı, çanta, makyaj malzemesi alacak parayı kazanacak. Herifçioğlu senede 5 kere ilişkiye girse, zevki için gelecek seneden alacaklı kalır!..

Değerli okurlarım, eğri oturup doğru konuşalım. Siz hiç aşık bir sinek, aşık bir arı, aşık bir çekirge, aşık bir bokböceği hayal edebiliyor musunuz?. Şahsen ben edemiyorum... Siz siz olun, 'böcekler de aşık olur be' diyen yalancılara inanmayın. Her devirde böyle demagoglar, kurnaz insanlar çıkar...

Eşek eşekken aşık olunca dans ediyor, ama bu sapık böcekler napıyor, kene gibi yapışıyor dişisine. Yazık günah değil mi, dişi böceklere!.. YUH!...

 A. Şimşek