Demişler ki... (3)

Turhan Selçuk: Mizahın kökeni hücum etmektir...
 
Tan Oral: Mizah zorbanın canını yakar... Mizah umuda kolaylıklar, sıkıntı yaratanlara cehennem sunar... Güncel gerçeği, yorumlamadan, eleştirmeden kabul edip tekrarlayan, hem pekiştiren, doğallaştıran, hem de bu yolla tüketen bir anlayış, kendi yıldızlarını ve imajını yarattı. Bu ise hoşgörüyü değil,güldürmeyi zorlayan ve kendini aynen yineleyen bir anlayış. Mizah diye yanlış olarak adlandırılıyor ve yutturulmaya çalışılıyor.

Piyale Madra: Karikatür kavgaya girer.

Müjdat Gezen: Eşeğin suyuna gidilmemeli...

Semih Balcıoğlu: Mizahımız oto-stop' la gidiyor. O da binebilecek araç bulursa.

Kandemir Konduk: Apolitizasyon mizahı doğdu... 12 Eylül sonrası apolitize gençlik kendine uygun (!) pop şarkıcıları gibi mizahçılarını da doğuracaktı elbette...

Rüstem Batum: Yeni bir kategori var benim dikkatimi çeken: Mesaj kaygısız... 'Aman haa mesaj vermiyoruz.' Bunlar gerçekten, hiçbir şeye bulaşmayalım diyen, Özal gençliği.

Gani Müjde: Bir mizahçıyı geçici olarak evcilleştirebilirsiniz ama mizahı evcilleştirmek çok zor.

Ferhan Şensoy: Halkı aptal sanan yanılır.

Vedat Özdemiroğlu: Sanal mizahçı sanal eşeğe ters biner...  

SemihPoroy: Sipariş mizah, muhalif olamaz...

Ferit Öngören: Akıl bitince, mizahın kamburu ışıldar.   

Turgut Çeviker: Para, bütün değerleri boğdu...

Rıfat Ilgaz: Mizahın işlevi... Çiğnenen, haksızlığa uğrayan, sümürülen,toplumun yükünü çeken kişileri olaylara karşı uyarma görevidir...

Alptekin Şimşek : Mizah, bir zamanlar eşeğe ters binmişti ama doğru yolda gidiyordu. Şimdi ise eşeğe düz bindi ve ters yönde gidiyor.