11 Mart 2016 tarihli gazete haberlerine göre Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande, Türkiye ile AB arasındaki 'göçmen zirvesi'nin ardından 'vize muafiyeti'yle ilgili açıklama yapmıştı ve Türk vatandaşlarının Schengen Bölgesi'ne vizesiz girebilmesi için 72 kriterin yerine getirilmesi gerektiğini söylemişti.
Türkiye’nin de onayıyla 2013’te belirlenen kriterlerden şu ana kadar 19'u tamamlandı. Takvim konusunda anlaşma sağlanırsa Türkiye, AB’nin muafiyet için izleyeceği onay süreçlerinin işlemesine olanak vermek için en geç mayıs ayının ilk yarısına kadar geriye kalan 53 kriteri tamamlamak durumunda.
Bu
açıdan bakıldığında bırakın vize muafiyetini “Avrupa Birliği, bizi asla hakiki
üye yapmayacak.” diyenler haklı görünmektedir. Oysa
görünmekten öte bir kesinlik ve gerçeklikle karşı karşıyayız.
Çünkü yazarınızın özel gayretleriyle ele geçirmiş olduğu
liste, her şeyi tüm açıklığıyla ortaya koymaktadır.
“Türkiye’nin AB’ye Girebilme Şartları” ismi
verilmiş bu belgeye (kriterlere) göre, aşağıdaki şartlar
yerine getirildiğinde tam, hakiki ve en sağlam bir şekilde AB
üyesi olacakmışız. Listeyi okuyun ve hükmünüzü verin,
gerçekten AB’ye girebilme şansımız var mı?
_
Türkler, 1070 yılındaki sınırlarına çekilecek.
— Kıbrıs
boşaltılacak, çok isterlerse kendilerine bir adet kaymakamlık
binası ve iki adet portakal ağacı tahsis edilecek.
_ Tekstil
üretimine ara verilerek pestil üretimine geçilecek.
— UEFA
ve Şampiyonlar Ligi'nde oynanacak maçlarda Türk futbol takımları,
maç başına en az 5 gol yiyecek.
— Türk
haltercileri, Kuzey Kutbu'ndaki müsabakalara bile iştirak
etmeyecek.
— İstanbul
Yunanistan'a, Hatay Suriye'ye ve Diyarbakır Barzani'ye verilecek.
— Bakkal
ve işportacıların, Avrupalı yatırımcılarla rekabet etmesi
önlenecek.
— Türkiye,
her yıl Avrupa'dan 100 milyar dolarlık mal ve hizmet alacak, buna
mukabil Avrupa Türkiye'den yılda 25 milyar kuruşluk ciklet
alacak.
— Türkiye,
Avrupa'ya hiç kızmayacak ve sinirlenir gibi olduğunda, içinden
1000'e kadar sayıp sakinleşmeye çalışacak.
— Atatürk’ü,
10 Kasım dahil hiçbir gün anmayacak ve "Bağımsızlık
benim karakterimdir" sözünü, üç vakte kadar unutacak.
— Her
yıl 29 Ekim’de kutlanan Cumhuriyet Bayramı, bundan kelli, AB'ye
katılma ve kul-köle olma şenliği olarak kutlanacak.
— Ne
Mutlu Türküm Diyene, sözü, "Ne mutlu AB'nin bişeysi oldum
diyene" olarak değiştirilecek.
— Türkler,
AB'ye girilmesini müteakip üç gün içinde, ilgili makamlara
başvurarak, nüfus cüzdanlarında T.C. yazan yere, W.C.(Washington
Cumhuriyeti) yazdıracak.
— Türkiye
Afganistan'a üç ölçek asker ve beş ölçek de Hıristiyanlık
ve Yahudilik sevgisi gönderecek.
— İlköğretimde;
zorunlu din dersleri, zorunlu İsevilik ve Musevilik dersi olarak
okutulacak. — Türkçe, yabancı dil olarak öğretilecek.
— Uluslararası
yazışma ve belgelerde İstanbul, Constantinapolis olarak anılacak.
— Genelkurmay lağvedilecek.
— Başkent
Brüksel olacak.
— Yemekteyiz
programında, her yarışmacının en az bir yemeği Brüksel
Lahanası ihtiva edecek.
— İstiklal
Marşı'nın tamamını ezberden okuyan çocuklar hakkında
soruşturma açılacak ve ezberini unutmazsa hapisle
cezalandırılacak.
— Kıbrıs’taki
limanlar, göğüslerdeki imanlar açılacak
— Google
kullanılarak iddianame hazırlanmayacak.
—Anayasa
Mahkemesi, Yargıtay, Sayıştay ve Danıştay’ın kararları;
Cumhurbaşkanı, Başbakan, Yeni Şafak gazetesi, Hulusi Akar ve
Bayraktar ailesi üyelerinden müteşekkil bir kurul tarafından
denetlenecek. Tüm yargı kararlarında son temyiz mercii Diyanet
İşleri Başkanlığı olacak.
— Senede
4 kere İsrail’den özür dilenecek, senede 14 kere İran hakkında
ileri geri konuşulacak.
— Devlet
büyükleri, Barzani’ye hitap ederken; Kankam, Aslanım, Yiğidim,
Civanmerdim gibi saygın sözcükler kullanılacak. - Türkiye,
AB'ye kabul edildiği takdirde, yılda ancak 3 kişi AB ülkelerine
vizesiz gidebilecek. Bu üç kişinin tümü aynı cinsten olacak ve
zinhar ürenilmeyecek.
— Bu
pilav daha su kaldıracak ve her şey çok güzel olacak.
A. Şimşek / 30.5.2016 /İstanbul