Masör-
Ayaklarına
masaj yapabileceğim bayanlar aranıyor... Ama bulunur mu
bilinmez.... Yaşının illa ki 40 olması gerekmektedir (39 da
olur)... Teklifimde gayet ciddiyim vallahi....
Munise
Hanım- Bugün
okuduğum en güzel mesaj bu. Günün bu saatinde ve gerçekten şu
an en çok buna ihtiyaç duyuyorum. Bu mesaj gerçekse lütfen nasıl
ve ne zaman? Gözünüz aydın ben 39 bile değil tam 40 yaşındayım.
Elleriniz dert görmesin.
Masör-
Cevap
veriyorum: Her zaman ve her şekilde bu mümkün... Ayak ve boyun
mesajı benim için bir hayat biçimi, bir yaşam felsefesidir...
Masaj deyip geçmemek gerekir, çok önemli bir husustur... İnsanı
rahatlatır, gevşetir ve ziyadesiyle mayıştırır... Bu yüzden
hoyrat ellerle yapılmaması gerekir... Ayaklarınıza ve boynunuza
talibim efendim... Açık adres (kapalı da olsa ben bulurum) ve saat
verilmesi yeterlidir.... Hamamımız emrinize amadedir... Ne kadar
munis kadınlar var ya rabbim!.. Sevgilerimle ayaklarınızdan bus
ediyorum!..
Munise
Hanım- Galatasaray
hamamı zaten meşhur. Bu akşam hemen bunu ayarlayalım. Hele ben
bugün nasıl yoruldum. Bütün gün ayakta. Ayağımda da 13 pound
ayakkabı. Allah ne muradın varsa versin.
Masör-
Ben
de çok iyi anlaşacağımıza yürekten inanıyorum. Sevgili Munise
Hanım, ayaklarınızı yıkamak için sabırsızlanıyorum sevgili
hanım efendi... Ve tabi ki ayaklarınızın ayakkabılar içinde
çektiği ızdırabı da biliyorum; acınız acımızdır... Elimden
geleni ardıma koymayacağıma emin olabilirsiniz... Sevgi ve
saygılarımla...
Munise
Hanım- 0
elinizi ardınıza koymayıp da bana masaj yapmak için kullanmanız
o kadar rahatlattı ki beni, bilemezsiniz!..
Masör-
Rahatlamış
olduğunuzu işitmek beni ne kadar bahtiyar etti bilemezsiniz.
Böylece içimde kalan küçük tereddüt parçasını da silmiş
oldunuz. Ben kimin için varım saygıdeğer hanımefendi, tabi ki
sizin için... Övgünüz bana bundan sonrası için daha büyük bir
şevk ve çalışma hevesi vermiştir... Verdiğiniz bu cesaretten
dolayı değerli bedeninizin diğer yorgun yerlerini de dinlendirmek
isterim. 40 yaşındasınız ama 20 yaşındaki kızlar sizin
yanınızda çok bayat kalıyor inanın... İkinci mesaimi
sabırsızlıkla beklemekteyim... Gerekli yerlerinizden bus ediyorum
hanımefendi... Rahatladığınızı işitince ben de rahatladım
inanın... Sevgilerimle...
Munise
Hanım- Halen
bir rüya gördüm sanıyorum. Ama biliyorum ki gerçek. Arkadaşlarım
bendeki bu değişime hayret ettiler. Hepsi de biz de isteriz
diyorlar. Ama senin de daha fazla yorulmanı istemiyorum. Sonra ben
ne yaparım değil mi? İşte diğer garip tipler beni beyni sulanmış
ve de erkek delisi gibi görüp saldıracaklar ama tüm dünya bilsin
diye buradan yazdım sana. Senin yerin asla doldurulamaz. İnşallah
benden daha güzeli gelmez sana masaj diye. Öff ki öff!..
Masör-
O
nasıl söz bi daha duymayayım... Bundan sonraki mesajlar masaj
değil ancak hava alırlar... Ben sizden çok memnunum... Ben bu
kadar masaja duyarlı bir beden daha görmedim.... İnsan böyle
hanımlarla karşılaşınca masör olduğuna seviniyor.. Çünkü
her bir dokunuşu sonuna kadar hak ediyorsunuz Munise Hanım...
Arkadaşlarınızı bence boşverin... Aramıza yabancı yüzler
girmesin ne olur... Ellerinizden bus ediyorum...
Munise
Hanım- Haklısınız
sayın masörüm. Ben de aramıza başka kadınlar ve de kadın
cinsine sahip olanlar girmesin istiyorum ama bunlar beni yerler.
Zaten sabahtan beri tehdit altındayım. Her ne kadar ağzımdan
ismini kaçırdım (daha doğrusu buradaki herkese senin isminle
hitap etmeye başlamışım farkında olmadan onlar da duymuş tabii)
ama asla adres vermedim. Yine de beni takip eder de seni bulurlar
diye korkuyorum. Ne yapalım belki aralarında kura çekip bir
tanesinin gelmesine göz yumarım. Yine tabanım ağrımaya başladı.
Alışkanlık yaptı işte. İmdat - imdat - imdat!..
Masör-
Ne
olur gereksiz ayrıntıları hayatımıza sokmayın Munise Hanım...
Onlara vereceğim zaman sizden çalacağım zaman demektir ki bunu
asla istemem... Ayaklarınızın imdat sinyali vermesi ise beni
endişelendirdi... Acaba layıkıyla masaj yapamadım mı diye
hayıflanıyorum şimdi... Dilerseniz bir seans daha yapıp,
ayaklarınızın yorgunluğunu alıp götürmek isterim... Ellerimin
sabırsızlandığını bilmelisiniz sevgili Munise Hanım...
Teninize dokunmak ve yorgunluğunuzu almak ve sizi olabildiğince
rahatlatmak için sabırsızlıkla bekliyorum... Biliyorsunuz gündüz
ve gece her daim emrinizdeyim... Sizi ve ayaklarınızı ve dahi
boynunuzu gördükten sonra masörlük hayatımın doruğuna çıktım
inanın... Dilerseniz birlikte doruklara çıkalım Munise
Hanımefendi...
Munise
Hanım- Bütün
bir gün seni düşünüp durunca ayaklarım sızladı. Yoksa senden
kaynaklanan bir hata değil. Aksine bu güzel masaj karşısında
elbette dünyaları şaşırdı. Bir daha bir daha diye
vızıldanıyorlar. Kızlar bana işkence yaparak senin adresini
öğrendiler. Ben de istemezdim ama ne yapalım kader. Sanıyorum bu
satırları okuyanlar bu yazıların ciddiyetinden şüpheye
düşüyordur. Ve yine eminim şurada kaç hatunun da içi
gidiyordur. Bilseler ki ciddi ciddi masaj yapılıyor. Neyse güzel
ellim akşama görüşürüz.
Masör-
Senin
hatırın için birkaç tazeye masaj yapabilirim sanıyorum. Yatıp
kalkıp sana dua etsinler; yoksa gözüm senden başkasını
görmüyor... Ellerim senden başkasına dokunmak istemiyor... Evet,
bu masajları sanal sananlar da olacaktır... Halbuki ne kadar gerçek
ayaklarınız ve ne kadar narinler... Diğer kısımlarınızı
burada anlatmak ise tabi abes kaçar değerli hanımefendi... Ben
bileyim yeter.. Ben her zamanki saatte ve yerde kapınızda
olacağım... Beklemekteyim binbir sabırsızlıkla...
Munise
Hanım- Şu
telefonunu kes artık akşam için randevu alacağım ama telefon hep
meşgul... Lütfen bana bunu yapma. Hani tüm vaktin benimdi?
Aşkolsun. Kaç gündür sana ulaşamadim. Bu akşam yine uğramak
istiyorum. Lütfen artık beni cevapla....
Masör-Ben
de sizi nasıl özledim bilemezsiniz Munise Hanım... İki gün tatil
girip de araya masaj yapamadım ya size, inanın hamlıktan her yanım
zonkluyor... Birazdan meşguliyetime son vereceğim gibi 50 adet daha
yeni hat çekeceğim ofisime... O ayaklarınızı nasıl özledim
anlatamam... Hele bilekleriniz, diz kapaklarınız... Hele
boynunuz... Yok ben dayanamayacağım, derhal ben sizi arıyorum tüm
ev, iş ve cep telefonlarınızdan... Müthiş masaj yapasım
geldi... Bekleyiniz hanımefendi ibibikler öter ötmez, akbilim
dolar dolmaz oradayım. İki dakika dediniz 22 dakikadır bekliyorum
fakat ne arayan var ne de soran.... üfffffff
Munise
Hanım- Çok
haklısın. Üstelikte sabahtan beri sana ulaşmaya çalışırken.
Bu yaptığım affedilmez bir hata. Lütfen bana kızıp da o güzelim
masajından mahrum etme. Birkaç dakika içinde o güzelim sesimi
sana duyuracağım.
ARIYORUM,
ARIYORUM AMA DAİMA DIT DIT DIT; YANİ MEŞGUL..
Masör-
Ne
kadar üzgünüm bilemezsiniz hanımefendi. Ben hayatta böylesine
üzüldüğümü hatırlamam. Dıt dıt meşgul çalan o alçak
telefonu az önce çöpe attım
Saygıdeğer
masaj yapılası bacaklara sahip hanımefendi... Telefonda izne
ayrılacağınızı buyurmuştunuz, ne güzel bir haber bu ya rabbim,
desenize on gün size aralıksız masaj yapabileceğim... Hem de
sadece ayaklarınıza saplanıp kalmadan... Bütün yorgun ve argın
yerlerinizi rahatlatabileceğim... İzninizle ben bu on günlük
süreyi hep birlikte geçirmek için valizimi toplayıp size gelmek
istiyorum... Çünkü yollarda geçirecek yarım saat bile bizim için
büyük bir kayıptır düşüncesindeyim... Yeteri kadar adres ve
telefon bırakırsanız eğer ben akşamdan sizdeyim hanımefendi...
Hem siz işten dönene kadar da bir sürü yemek yapar, bulaşıkları
da bir güzel yıkarım... En masörce duygularımla ayaklarınızdan
bus ediyorum saygıdeğer hanımefendi. Muck!..
Ev,
iş, mobil ve cep telefonlarınla seyyar telsizin ve görüntülü
telefonunu da aradım ama tümünden birden kapsama mıntıkası
dışına taşmışsınız; bu yüzden masaj yarına kalacak
sanırım... Lütfen beni yarın kırmızı telefondan arayınız ki,
bulamamak gibi bir problemimiz olmasın... Haberin olsun valizlerim
hazır... Bir de şu var; bazı arkadaşlar Munise Hanım diye
birisinin olmadığını, kendi kendime gelin güvey olduğumu
söylüyorlar... Ne diyeyim meyve veren ağacı hem taşlarlar, bir
de oturur maceralarını okurlar... Her zamanki yerlerinizden bus
ediyorum Munisem Hanımım... Hörmetler saygıdeğer hanımefendi...
Munise
Hanım- Ah
benim yakışıklı ve güçlü masörüm. Notunu niye buraya yazdın
canım? Kusura bakma dün kapsama alanı dışına taşmışım.
Bugün içindeyim. Elbette Munise diye biri var. Etiyle kanıyla işte
benim.
Masör-
Saygıdeğer
hanımefendi, tabi ki, ben sizin etinizle ve kanınızla capcanlı,
kıpır kıpır, dipdiri birisi olduğunuzu biliyorum. Ama gel de
bunu kıskanç mahlukatlara anlat!.. Ben sizin gibi ayaklara ve ayak
bileklerine sahip birisine masaj yaptığımı hiç hatırlamam. Siz
mesleğimde bir doruksunuz hanımefendi... Ben böyle, masörlük
kariyerimi bitirdiğimi düşünürken, sizin gibi ayaklara sahip bir
hatun kişiyle müşerref olunca adeta yeniden hayata ve kariyerime
döndüm... Size minnettarım hanımefendi zaten bu yüzdendir ki,
sizin için gece gündüz mesai yapmaktan zerre kadar çekinmiyorum.
Çünkü siz buna layıksınız... Masaj yaparken ruhumu teslim etsem
inanın gam yemem. Yeter ki size yakın bir yerde öleyim... Bugün
gene masaj dilerseniz ben her zamanki yerimde olacağım saygıdeğer
hanımefendi... Sevgilerimle masaj yapılası yerlerinizden bus
ediyorum...
Munise
Hanım- O
güzel notları yazan ellerin dert görmesin. Sadece parmakların
yorulmasın diye endişe ediyorum. Bu akşam her zamanki yerde
bekliyorum canım...
Masör-
Pek
saygıdeğer hanımefendi, tabi ki bu günleri görmeniz çok iyi
oldu. Çünkü herkese böyle günler ve masajlar görmek kolay kolay
nasip olmaz. Neden derseniz, benim gibi masör kolay yetişmiyor
hanımefendi; yüz yılda bir tane ya geliyor ya da gelmiyor... Ya
işte böyle hanımefendi, ben her daim masaja hazırım... Benim
varlık sebebim zaten sizin o nadide ayaklarınız ve diğer masaj
yapılası yerleriniz.... Emrinize hazırım hanımefendi ve bittabi
tel' deyim!..
Munise
Hanım- İyi
ki annen seni doğurmuş ve bu vatana bağışlamış. Pardon şimdi
de bana. İyi ki varsın sevgili masörüm. İnan bana tam zamanında
karşılaştık. Ve bakışmadan anlaştık. Bazı şeyler var kolay
söylenmiyor. Biz senle bunları susarak aştık. Sezen bu şarkıyı
galiba masaj için yazmamıştı. Ama uysa da uymasa da nerden
geldiyse aklıma geldi ben de yazdım. Bendeki şiir ruhu bile dile
geldi. Tanrım inan yıllar sonra başıma gelenler inanılır gibi
değil. Ama 20 yıl önce karşılaşsaydık benim naçiz vücudum
belki de masaj istemeyecekti. Ama ya şimdi. Hele bir de senden
sonra. Senden sonra istemem ben hiç kimseyi, Senden sonra senden
sonra olamam ben bir başkasıyla. Gördün mü şarkılar bile 40
yıllık!..
Masör-
İzin
verirseniz şimdi hattan çıkıp size bir tel edip akşam için
randevu almak istiyorum. Aslında siz aramızda teklif yok istediğin
zaman gel, paspasın altından anahtarı al diyorsunuz ama ben gene
de kibarlığı elden bırakmayayım... 20' likler, 30' luklar ve
hatta 35' likler sizin yanınızda halt etmişler, ben 40 yaşında
olup da böyle bir diri beden görmedim ya rabbim!.. Masajlarım ise
ancak küçücük minnacık rötüşler olabilirler bu nefis bedenin
yanında.. Birazdan teldeyim biricik Munise' m.
Munise
Hanım- Evet
canım masörüm. Biraz önce söylediğiniz gibi hattaydınız. Ve
nasıl tam isabet. Tam yerime oturdum. Telefon sesi. Telefon
havalandı geldi beni iki yanağımdan öptü. O bile sevinçten dile
geldi. Elbette canım bundan sonra tüm randevular sadece sana ait.
Ve artık paspas altından anahtar almana da gerek yok. Anahtarını
bugün yaptırdım. O güzel ellerine kavuşmayı hasretle
bekliyorum.
Masör-
Ya
ben sevgili Munisem hanım Ya ben!.. Sesinizi duyunca ben
çıldırmıyorum mu sanıyorsunuz?.. Ağzınızdan ilk harf
çıktıktan sonra bana bir haller oluyor ve size masaj yapmak için
sabırsızlanıyorum... Bugün bir şoföre de ihtiyaç duyduğunuzu
söylediniz ve inanınız ben kahroldum, neden derseniz ne arabam var
ne de ehliyetim... İşte o anda kötü kadere lanetler yağdırdım...
Çünkü sizin şoförünüz olma şansı ellerimin arasından uçup
gitmişti... Size araba da bile masaj yapabilecektim oysa ki... Ama
olsun geceler var ya, geceler ikimize de yeter... Ben size her
zamanki saatimizde masaj yapmaya razıyım; yeter ki siz bana masaj
yap deyin... Duydum ki daha fazla masaj yaptırmak için Amerika' ya
gidiyormuşsunuz, lütfen bunun doğru olmadığını, bu seyahatin
başka bir amacı olduğunu söyleyin... O yabancı yabancı adamlar
sizi incitirler de ben ondan korkarım... Lütfen ayaklarınıza ve
masaj yapılası yerlerinize yabancı bir el değmesin... Gece
yapacağım masaj için şimdiden yeni teknikler geliştirmeye
başladım bile, heyecanım ise her zamanki gibi sonsuz... anahtarı
almaya geliyorum Munisem Hanımım.
Munise
Hanım- Hayatımda
duymadığım hazzı bana duyuran sen. Değil Amerika Tanzanya'ya
bile gitsem kimse bana el süremez. Artık senden başkası bana
haram. Şöför takımından sana ne canım. Onlar seni de beni de
taşımak için dünyaya getirildiler. Ne gam araban ve ehliyetin
yoksa. Bütün arabalar ve şöförler benim. Sen iste sana da bir
tane göndereyim. Akşamı iple çekiyorum. Ha unutmadan bu akşam
hangi renkte mum istersin?
Masör-
Bir
tanem şeklinde dünyaya gelmiş olan Munise Hanımefendi, gene beni
mutluluklara gark ettiniz. O ne muhteşem bir mumlu masaj fantazisi
yarabbim!.. Kırk yıl düşünsem böyle bir masaj aklıma gelemezdi
doğrusu. Bu fikir ancak sizin gibi görmüş geçirmiş bir hanım
tarafından dile getirilebilirdi zaten.. Bu arada aklıma gelmişken
bir konuya temas etmek istiyorum Munisem Hatunum. Şöyle ki: Dün
gece saat 03 dolaylarında size gene yumuşak yumuşak masaj
yaparken, alışık olmadığım bir şekilde ellerim hafifçe
dizlerinizin biraz üstünde bir bölgeye temas eder gibi oldu. Öyle
oldu çünküm ancak böyle bir bölge beni tepeden tırnağa
titretebilirdi. İçim geçti sevgili hanımefendi... Ve şöyle
düşündüm; neden narin diz üstlerinizi bu masajdan mahrum
bırakıyoruz ki.. Bunun için mantıklı bir sebep gösterebilir
misiniz bana, yo hayır gösteremezsiniz tabi ki... Hiç itiraz kabul
etmem bundan sonra diz üstü bölgenizde benim ilgi alanım
içindedir... Hayııııır, hiç eziyet olmaz bilakis müthiş
keyif alırım ben bundan... Bedeninizin her yeri benim için
vatanımın bir parçası gibidir, öylesine kutsaldır yani...
İbibikler ötse de, ötmese de derhal oradayım Munisem Hatunum...
Lütfen bugün masaja biraz erken başlayalım... Öpüyorum bir tek
tanem Munisem.
Munise
Hanım- Ve
artık tek eksik sen kaldın. Artık saatleri, dakikaları değil
saniyeleri sayıyorum. Diz kapağını akşam görüşürüz.
Masör-
Kader
bizi dün gece de buluşturma lütfunda bulundu sevgili Munisem
Hatunum... Hayatımda yaptığım en dehşetli masajlardan birisi
oldu dünkü masaj... Sözde diz kapağı mevzusunu konuşacaktık
ama o rehavet içinde benim aklıma bile gelmedi... Ama ben huşu
içerisinde diz kapağı ve hatta biraz da üst bölgelerinizde
dolaştım usulca... Olumsuz bir tepki gelmeyince sizden,
cesaretlenip iki parmak daha yukarı bile çıktım Demek ki pratik
olarak diz kapağı meselesini çözmüş olduk saygıdeğer
hanımefendi... Bunun daha yukarıları olacak mı bilemiyorum tabi,
bana o günleri de umarım gösterirsiniz... Heyhat bugün önce izne
ayrılıyorsunuz, daha sonra bir turla geziye çıkacaksınız ve
daha sonra da Amerika' ya gideceksiniz... Peki şu ben garip
masörünüzü hiç düşünmediniz mi aylarca sizsiz ne yapacak
diye?.. Hiç değilse birkaç gününüzü bana ayırabilseydiniz de
yoğun bir masajla biraz rehavet depolasaydım. Hem bu sizin için de
çok iyi olurdu. Yad ellerde masaj sıkıntısı çekmezdiniz... Ben,
gene hararetle ve su kaynatmış olarak bu geceyi bekleyeceğim ve
tabi kırmızı mumların egzantrik havasını da... Siz ne kadar mum
kokulu bir hanımsınız yarabbim!.. Size bayılıyorum hanımefendi..
Siz bir he deseniz, evimi terkleyip sizin ilelebet masörünüz olmak
istiyorum; lütfen bu teklifimi düşününüz hanımefendi... Masaj
yapılması imkan dahiline giren yerlerinizden de muckuyorum
efendim...
( Şimdilerde
sayıları onbinleri bulan blog ve forum sayfaları yok denecek kadar
azdı. Bu forum sayfalarından biri de Superonline’ın web
sitesinde bulunmaktaydı. Bu forumlardan birisi hayli eğlenceliydi,
konu sınırlaması yoktu ve herkes kafasına göre takılıyordu.
İşte bu forumda, kafa dengi bir hatun kişiyle karşılaştık
‘hadi biraz dalgamızı geçelim’ dedik ve başladık karşılıklı
yazmaya. Bu yazışma ‘umuma açık’ olarak yapıldı ve
okuyanlar çok keyif aldıklarını söylediler. Benim de en keyifli
yazma denemelerimden biriydi. Ozanlar ayak verir ve atışmalar
başlar. Bu yazışma keyifli bir yazışma olmuşsa, bu başarı,
ozan türünden güzel bir ayak veren Munise Hanım’a aittir.
Kendisini sevgiyle anıyorum. )
A. Şimşek / 23.3.2016 / İstanbul